YATIRIMCILARIN EN SIK YAPTIĞI 7 GAYRİMENKUL HATASI.

Gayrimenkul, Türkiye’de hâlâ “en güvenli yatırım” olarak görülür. Bu düşünce doğrudur; ancak eksiktir. Çünkü gayrimenkul güvenlidir ama bilinçsiz yatırımcı için affedici değildir. Yıllardır sahada gördüğüm tablo şunu net biçimde gösteriyor: Aynı dönemde, aynı şehirde yatırım yapan iki kişiden biri kazanırken diğeri neden kaybeder? Cevap basit: Yapılan hatalar.
Birinci hata, fiyatı değerin önüne koymaktır. Ucuz olan her taşınmaz fırsat değildir. Çoğu zaman ucuzdur çünkü geleceği yoktur. Gayrimenkulde asıl mesele “kaç liraya aldım” değil, “yarın neye dönüşecek” sorusudur. Değer artışı potansiyeli olmayan bir mülk, yatırım değil sadece bekleyiştir.
İkinci büyük hata, lokasyonun yalnızca bugünüyle yetinmektir. Yatırımcıların çoğu tabelaya, kalabalığa ve bugünkü cazibeye bakar. Oysa büyük kazançlar, gelişimin henüz tamamlanmadığı bölgelerde doğar. Şehirler büyür, merkezler değişir. Bugünün kenarı, yarının merkezi olabilir. Bunu okuyamayan yatırımcı, her zaman geç kalır.
Üçüncü hata ise çoğu zaman geri dönüşü olmayan bir yanlıştır: imar ve tapu detaylarını hafife almak. TAKS, KAKS, yapı nizamı, tapu türü gibi kavramlar teknik detay değil, yatırımın kaderidir. “Nasıl olsa yapılır” mantığıyla alınan her arsa, ileride hayal kırıklığına dönüşme riski taşır. Gayrimenkulde bilgi eksikliği, doğrudan para kaybıdır.
Dördüncü hata, sürü psikolojisiyle hareket etmektir. “Herkes alıyor” cümlesi çoğu zaman fırsatın kaçtığını gösterir. Kalabalıklar güven verir ama kazancı azaltır. Akıllı yatırımcı kalabalığın peşinden gitmez; kalabalığın gideceği yeri önceden görür.
Beşinci hata, profesyonel danışmanlığı maliyet olarak görmektir. Oysa doğru danışman, yatırımcının parasını değil riskini azaltır. Yanlış alınmış bir mülk, yıllarca taşınacak bir yüktür. Doğru danışmanlık ise görünmeyen riskleri en baştan eleyerek yatırımcıyı korur.
Altıncı hata, kısa vadeli kazanca kilitlenmektir. “Hemen alayım, hemen satayım” düşüncesi çoğu zaman plansızlığı beraberinde getirir. Gayrimenkul sabırlı yatırımcının oyunudur. Hızlı kazanç mümkündür ama sürdürülebilir değildir.
Ve yedinci, belki de en kritik hata: çıkış stratejisi olmadan yatırım yapmaktır. Bir mülk alınırken sorulması gereken en önemli soru şudur: “Bunu kim, neden alsın?” Bu sorunun cevabı yoksa, yapılan şey yatırım değil, temennidir.
Sonuç olarak; gayrimenkulde kaybettiren piyasa değil, yanlış kararlardır. Bilgi, sabır ve doğru planlama ise bu işin değişmeyen üç anahtarıdır.



